Bu siteyi kullanarak Gizlilik Politikası'nı ve Kullanım Şartları'nı kabul etmiş olursunuz.
Kabul et
Hedefturan - Türk Dünyasının Dinmez Sesi
  • Türk Dünyası
  • Siyaset
  • Ekonomi
  • Yazarlar
  • Menü
    • Kültür Sanat
    • Turizm
    • Türk Mutfağı
    • İş Dünyası
    • Askeri
    • Dünyadan
    • Spor
    • İletişim
    • Site İçi Ara
Bildirimler
  • AnasayfaAnasayfa
  • İçerikleriniz
  • Beğeniler
  • Takipler
  • Geçmiş
Üye Ol - Destekle
Hedefturan - Türk Dünyasının Dinmez SesiHedefturan - Türk Dünyasının Dinmez Sesi
Aa
Ara
  • Hızlı Erişim
    • Anasayfa
    • İçerikleriniz
    • Takipler
    • Beğeniler
    • Geçmiş
    • İletişim
  • Kategoriler
    • Türk Dünyası
    • Siyaset
    • Ekonomi
    • Yazarlar
    • İş Dünyası
    • Dünyadan
    • Spor
    • Kültür Sanat
    • Turizm
    • Türk Mutfağı
    • Askeri

Yeni Haberler

En son güncellenen haberleri okuyun!
Geleneksel Türk Oyunları – Esir

Geleneksel Türk Oyunu – Esir

Türk Devletleri Teşkilatı nedir, üyeleri kimler, ne zaman kuruldu?

Ekim Ayında Tarihte neler oldu?

Bize Ulaşın

Bizi sosyal medyada bulun
75 Takipçiler Beğen
55 Takipçiler Takip Et
76 Abone Abone
Bir hesabınız mı var? Giriş Yap
Tüm hakkı Saklıdır. 2023 Hedefturan.com.tr
Sağlık

Osmanlı İmparatorluğu’nun İlk Mikrobiyoloji Laboratuvarı: Bakteriyolojihane-i Osmani

Osmanlı’daki mikrobiyoloji çalışmalarının geçmişi 1840’lı yıllara kadar dayanır. Bu dönemde ilk kez, çiçek aşısı çalışmalarıyla başlayan bu önemli süreç, 2.Abdülhamid döneminde çok önemli uzmanlık alanlarından biri haline gelmiştir.

hedefturan
Son Güncelleme: 31 Ağustos 2023 - 09:33
Gönderen hedefturan Yorum yap 1
Paylaş
4 Dakikada Okunur
Osmanlı’nın ilk mikrobiyoloji laboratuvarı: Bakteriyolojihane-i Osmani
PAYLAŞ

Zira modern anlamdaki ilk mikrobiyoloji laboratuarını kuran Abdülhamid Han’dır. Zeka yüklü gözlerini dünyanın dört bir köşesinde dolaştıran Abdülhamid, sağlık alanında Avrupa’da meydana gelen çalışmaları gözden kaçırmamış, hatta pek çok kişinin “deli” olarak gördüğü Louis Pasteur’a –mikrobiyoloji çalışmalarında- sponsor bile olmuştur.

Louis Pasteur, 27 Ekim 1885 tarihinde Paris Tıp Akademisi’nde “Isırıldıktan Sonra Kuduzdan Korunma” adlı bir bildiri yayımlamış ve bu tarihten sonra özellikle Avrupa kamuoyunda tanınmaya başlamış bir bilim insanıdır. Bu bildirisinde Pasteur; Kuduz virüsü bulaşmış olsa bile, kişinin tedavi edilebileceğini iddia etmiş ve bu beyanatı büyük bir yankı uyandırmıştır. Aynı bildirinin 31 Ekim 1885’te İstanbul’da da yayımlanmış olması, bir anda Abdülhamid’in gözünü bu bilim insanına çevirmiştir.

Derhal bir heyet teşekkülü için faaliyete geçen Abdülhamid Han, Tıbbiye Mektebi Dahiliye Muallimi Dr. Aleksander Zoeros Paşa’nın başkanlığında, Veteriner Hekim Hüseyin Hüsnü Bey ve Zooloji Muallimi Dr. Hüseyin Remzi Bey’den oluşan 3 kişilik heyeti Fransa’ya göndermiştir. Amaç, Pasteur’un çalışmalarını yakından takip edip, Pasteur’un keşiflerini Osmanlı bilim dünyasına da kazandırmaktır. Dolayısıyla bu 3 kişilik heyet, Pasteur’un yanında ihtisas yapmakla görevlendirilmiştir. 1886 yılında Fransa’ya giden bu bilim heyeti, beraberinde bir Osmanlı nişanı ve 1000 altın taşımaktaydı.

Peki bu nişan ve altın kimeydi? Tabi ki Louis Pasteur’e… Zira Abdülhamid Han, bir anlamda Pasteur’e sponsor olarak, bu bilim adamının çalışmalarını, göndermiş olduğu heyetle paylaşmasını sağlamak istemiştir. Böylece birincil kaynaktan mikrobiyoloji bilimini öğrenen bu ekip, geri döndüğünde İstanbul’da bir laboratuvar kurabilecekti.

Yaklaşık 6 ay boyunca Paris’te kalan heyet, payitahta döndükten sonra ilk iş olarak “Dar’ül kelb ameliyathanesi”nde kuduz aşıları yapmaya başlamıştır. Ayrıca yine bu heyet, Pasteur ve Chamberland’ın mikrobiyolojiyle ilgili bir eserini “Mikrob Emrazı Sariye ve Şarboniyenin Vesaili Sirayeti ve Usulü Telkihiyesi” adı altında tercüme etmişlerdir.(1887)

Abdülhamid Han, yapılan bunca çalışmanın boşa gitmemesi ve istikbaldeki hekimlerin de bu bilime vâkıf olması için, 1891 yılında Tıp Mekteplerinin müfredatına “bakteriyoloji” adıyla bir ders koydurtmuştur. Bundan sonra 1893 tarihinde aynı ders Veteriner Mektepleri’nde de okutulmaya başlatılmıştır. Tabi ki bu okullarda ilk ders verenler de, Abdülhamid’in Pasteur’a gönderdiği ekibin üyeleridir.

Tarih 1893’ü gösterdiğinde İstanbul’da kolera vakası baş göstermiş ve Abdülhamid Han, bu ölümcül hastalık için çeşitli tedbirlere başvurmuştur. Bu tedbirlerden biri de Fransız uzman Dr. Andre Chantemesse’nin İstanbul’a getirilmesidir. İstanbul’da yaklaşık 3 ay kalan ve kolera salgınıyla ilgili ciddi çalışmaları bulunan Dr. Chantemesse, padişahın “İstanbul’da bir mikrobiyoloji laboratuarı kurun” teklifine, kendisinin kalamayacağını ancak yine bir Fransız uzman olan Dr. Maurice Nicolle’ü tavsiye edebileceğini ifade etmiştir.

Abdülhamid derhal Dr. Nicolle’le temasa geçmiş ve bu uzman da aynı yıl İstanbul’a getirtilmiştir. Kendisine Gülhane Tıbbiye Mektebi civarında bir bina tahsis edilen Nicolle, Türk tarihinin bu ilk mikrobiyoloji laboratuarında çalışmalarına başlamış ve pek çok alanda değerli çalışmalar üretmiştir.

Bakteriyolojihane-i Osmani adını taşıyan bu kurum, daha sonra bu binanın yetersiz olması ve mikrobiyoloji çalışmalarının kapsamının artmasından ötürü, Nişantaşı’ndaki Süleyman Paşa Konağı’na nakledilmiştir. Cumhuriyet döneminin de en ünlü Türk bakteriyologlarından olan Dr. Refik Güran da dahil olmak üzere, Abdülhamid’in açtığı bu kurumdan, pek çok mikrobiyoloji uzmanı yetişmiştir. Kısacası günümüzdeki mikrobiyologlarımız, Türkiye’de bu bilimin ulaştığı noktayı Projeler Sultanı’na borçludurlar.

ETİKETLER: mikrobiyoloji, osmanlı, osmanlı laboratuar
Bu Makaleyi Paylaş
Facebook Twitter Bağlantıyı kopyala Yazdır
Yorum Yap Yorum Yap

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yazarlar

avatar for ERSOY AYDINERSOY AYDIN
Türk Oğlu Türk
avatar for HARUN VURALHARUN VURAL
Turan Hedefiyle Devam
avatar for SİNAN POLATSİNAN POLAT
Hedef Turan: Türk Dünyasının Birleşme İdeali
Hava Durumu
16°C
İstanbul
hafif yağmur
16° _ 16°
94%
2 km/saat
Cts
19 °C
Paz
21 °C
Pts
22 °C
Sal
20 °C
Çar
14 °C

En çok okunanlar

Sizin İçin Seçtiklerimiz

İlginizi çekebilecek diğer makale ve haberler..
Balkanlar’da Bir Osmanlı Şehri: PRİZREN
Turizm

Balkanlar’da Bir Osmanlı Şehri: PRİZREN

Sağlık

Kırgızistan’da Türk hekimler ilk böbrek nakli ameliyatını başarılı geçti

Sağlık

Hacamat Nedir, Faydaları Nelerdir? | Türktoyu

Hedefturan - Türk Dünyasının Dinmez Sesi

Türk Dünyası’nın Dinmez Sesi..
Vatan, büyük ve müebbet bir ülkedir: Turan

Menü:
  • Türk Dünyası
  • Siyaset
  • Ekonomi
  • İş Dünyası
  • Kültür Sanat
  • Yazarlar

Hesabım

  • İçerikleriniz
  • Beğeniler
  • Geçmiş
  • Takipler

Hakkımızda

  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • Yazar Olun!
  • İletişim

Turan’a giden yolda en son haberler, güncel ve özgün manşetler,  son dakika haberleri, çok özel videolar, özel röportajlar, Turan Coğrafyasında bütün konuların tek adresi Hedefturan.com.tr. Haber içerikleri, Yazar İçeriklerimiz izin alınarak veya kaynak gösterilerek kullanılabilir.

Hoşgeldiniz!

Hesabınıza Giriş Yapınız

Kayıt Ol Şifremi Unuttum?